Batıanadolu

Türkiye Cumhuriyet’nin Yeni Yüzylında Eğitim Reformu - 2024

BASEK Batıanadolu Sağlık ve Eğitim kurumlarının kurucusu olarak 40 yıldır sağlık ve Eğitim alanında faaliyet göstermekteyiz. Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni yüzyılında Sağlık sistemine olduğu gibi Eğitim sisteminde de köklü bir değişiklik yaparak 21.yüzyıla damgamızı vurabiliriz. Bilgi ve tecrübelerimizden yola çıkarak Sağlık reformundan sonra Eğitim reformuna da katkı sağlamak, vatanımıza ve milletimize olan borcumuzdur.

Hedef: Tüketen Eğitim’den Üreten eğitim geçiş

Tüketen eğitim modelinde hedef üniversite mezunu olmaktır. Bu hedef için gençler 18 yaşına kadarkine verimli dönemlerini üniversite sınavını kazanmak için harcamakta, üniversite eğitimini bitirdikten sonra meslek sahibi olabilmektedir. Üniversite sınavını kazanamayanlar da üniversiteyi bitirenler de işsiz kalmaktadır. Gençlerimizi ve geleceğimizi tüketen eğitim sistemde yanlış olan mesleki teknik eğitimin yaşıdır.18 yaşından sonra Üniversitelerde verilen mesleki eğitimin yararı çok sınırlıdır. Üreten eğitimde mesleki teknik eğitimin yaşı 12-18 yaş arası olmalıdır. Microsoft'un kurucusu Bill Gates: ’bir çocuk 12-18 yaş arasında bir şeyi kafasına takarsa dünyanın en iyisi olabilir ‘’diyerek tek cümle ile sistemi özetlemiştir.    12-18 yaş, yeteneklerin keşfedilmesi, eğilimlerin belirlenmesi ve geliştirilmesi ve mesleki eğitim için çok önemlidir. Sınav maratonları ve üniversite kaygısıyla harcanmaması gereken bir dönemdir,                                                                                                                                   Üreten eğitim sisteminde: 6 yaşında anaokulunda erken eğitim ile başlayan bir çocuk, 18 yaşında eksiksiz ve kesintisiz mesleki teknik eğitim enstitüsü mezunu bir tekniker olabilmekte ya da isterse sınavsız üniversiteye girerek kendi  alanında akademik kariyer yapabilmektedir Böylece Üniversite yıllarında da hem çalışıp hem okuyarak üretim ekonomisinin içinde yer almış olacaklardır.

5 yıldızlı Üreten eğitim modeli (Bilim, Teknik, Meslek, Sanat ve Spor)

1-Anaokulun: erken eğitim   (1 yıl) (MEB)

2-İlkokul; Yeteneklerin keşfedilmesi ve geliştirilmesi (5 yıl) (MEB)

3-Ortaokul: Eğilimlerin belirlenmesi ve geliştirilmesi (3 yıl) (MEB)

4-Bılım ve Yetenek okulları (MEB)

5- Mesleki teknik eğitim liseleri (3 yıl) (MEB)

5- Mesleki teknik eğitim Enstitüsü ;(2 – 3 yıl) (MEB)

5- Üniversite hazırlık sınıfı (sınavsız) (1 yıl) ( YÖK)

6-Üniversite eğitimi (YÖK)( 4-6 yıl)   (YÖK)

Eğitim reformu için önce mevcut anlayışı değiştirmek sonra da sistemi yeniden kurmak gerekir. Tarihimizde üreten eğitimin iki güzel uygulaması olmuştur.1000 yıllık geleneğimiz olan AHİLIK sistemi ve Cumhuriyetimizin ilk yıllarında kurulan Köy Enstitüleri. Bu iki başarılı uygulamayı modern eğitim sistemine entegre ederek tüketen eğitim modelinden yeniden üreten eğitim modeline geçmek mümkün olacaktır.

1-Yaş: Tüketen eğitimin sisteminde mesleki eğitim 18-24 yaş arasında Üniversitelerde verilirken sınav kaygısı ile 6-17 yaş arasında yetenekler ve eğilimler ihmal edilmektedir. Üreten eğitim sisteminde 6-11 yaş aralığında yeteneklerin tespiti, eğilimlerin belirlenmesi ve geliştirilmesi ,12-18 yaş arasında mesleki teknik eğitimi verilmelidir. Bilim alanını tercih eden ve Üniversite planlayanlara da 1 ay ilgi alanlarında uygulamalı yaz kursları zorunu olmalıdır.6-17 yaş insan hayatının en önemli dönemidir ve MEB tarafından planlanmalıdır.

2-Meslekı teknik Eğitim ve Üretim birlikte verilmelidir: MEB bünyesindeki OSS içindeki ve dışındaki tüm mesleki teknik liseleri Üreten okullar a dönüştürülmeli ve üretim yapılmalıdır. Aynı şekilde büyük sanayi kuruluşlarının içinde, MEB desteğiyle kurulan mesleki teknik lise ve enstitülerle de eğiten fabrikalar olarak hem eğitim hem üretim faaliyetleri tek çatı altında verilmelidir. Özel sektör desteği olmadan mesleki eğitim başarılı olmaz.  Mesleki eğitim giderlerinin tamamını Devlet ve Sanayi kuruluşları karşılamalıdır. Ayrıca Üretimden öğrenciler pay almalıdır.

3-Mesleki eğitim eksiksiz ve kesintisiz olmalıdır: Liseden üniversiteye geçişteki sınav ve yer değişikliği zorunluluğu mesleki teknik eğitimin önündeki en önemli engeldir. Bunun için:

     A-MEB bünyesinde Mesleki teknik eğitim enstitüleri açılmalıdır. MEB’e bağlı mesleki teknik liselerin bünyesinde ya da büyük fabrikaların bünyesinde yine MEB’ e bağlı açılacak mesleki teknik eğitim enstitülerine sadece mesleki teknik lise öğrencileri sınavsız olarak alınmalıdır. Bu enstitülerdeki eğitim giderlerinin tamamı devlet tarafından karşılanmalı; üreten okul ya da eğiten fabrika modeli üreten eğitimin ana unsurlarını oluşturmalıdır.         2 yılık Mesleki Teknik Eğitim Enstitüsü mezunları tekniker olarak kendi işini kurabilir ya da usta öğretici olabilirler.3 yıllık enstitüyü bitirenler de mesleki teknik öğretmen olabilirler.  İsterlerse üniversiteye girerek hem çalışıp hem okuyarak eğitimlerine devam ederek kariyer yapabilir akademisyen olabilirler. Normal lise mezunlarına da ilgilendiği alanda mesleki teknik liselerde telafi eğitim programları uygulanarak sınavsız mesleki teknik eğitim enstitülerine girebilmeleri sağlanmalıdır. Son olarak Mesleki teknik liselerde ve enstitülerde sertifika programları oluşturularak çalışan kesimin mesai saatleri dışında eğitimine devam edebilmeleri sağlanmalıdır. Üreten eğitim modelinde kamu kurumları yanında mutlaka özel sektörden destek alınmalıdır. Geleneksel Ahilik sisteminde; mesleki teknik eğitimin ağırlıklı olarak özel sektör tarafından verilmesi, piyasa şartlarına uyum sağlamak açısından önemlidir.

     B-Üniversite sınavları kaldırılmalıdır. Okul bitirme derecelerine göre (her sınıfın batımında merkezi seviye belirleme sınavları yapılabilir) YÖK’e bağlı Kamu ve Özel Vakıf Üniversitelerinin bölümlerinin 1 yıllık hazırlık sınıflarına kayıt yapacak ve donem sonunda her Üniversite kendi bünyelerinde sınav yaparak kontenjanları kadar öğrenciyi kesin kayıt yapabileceklerdir. Hazırlık sınıflarına kontenjanlarının 2-3 katına kadar müracaat eden öğrenci kaydedilebilir ve belli bir ücret alınabilir. Öğrenciler hazırlık sınıfını geçemezlerse bir yıl daha hazırlık sınıfına kayıt yaptırabilir. İki yıl hazırlık sınıfını geçemeyenlerin kaydı silinir ya da farklı bölümlere geçiş yapabilir. Bu uygulamanın Dünya’da örnekleri mevcuttur. Üniversiteden mezun olanlar mühendis olarak mezun olacaklardır. Mesleki teknik liselerden ya da enstitülerden gelen öğrenciler mühendis olmak, kariyer yapmak isterlerse yine hazırlık sınıflarına sınavsız kayıt yaptırabilir, ilgili bölümlere üniversitenin sınav sonucuna   ek olarak meslek puanları eklenerek kesin kayıt yaptırabileceklerdir.

Sonuç: Bilim, Teknik, Meslek, Sanat ve Spor Dünyanın en büyük değeri yetenekli eğitimli ve azimli gençlerdir. Bütün gelişmiş batı ülkeleri bu emsalsiz hazinenin peşindedir. Türkiye olarak elimizdeki bu hazinenin kıymetini bilmeli ve hiç vakit kaybetmeden geleceğimiz olan bu gençlere sahip çıkmalıyız. Türkiye’nin Yeni yüzyılında en önemli hamlesi 5 yıldızlı üreten eğitim modelinin hiç vakit geçirmeden uygulanmasıdır.

 

ÜRETEN EĞİTİM SİSTEMİ 2024

Hedef    Kitle: Bilim, teknik, meslek, sanat ve spor alanlarında 6-18 yaş

REFORM ÖNERİLERİ:     

1-Erken Eğitim sistemi: anaokulu

2-Yetenek tespit komisyonları: İlkokul- Ortaokul

3-Bilim ve Yetenek Okulları: İlkokul – Ortaokul –Lise                                                                                                          

Üstün zekalı ve yetenekli çocuklar bir program ile tespit edilecek ve devlet ya da özel sektör tarafından açılan yetenek okullarında özel olarak eğitilecekler. Tüm eğitim giderleri devlet tarafından karşılanır.

4-Meslekı Teknik Eğitim Enstitüleri: 2-3 yıllık                                                             

Mesleki teknik liselerden mezunlar kendi bölümlerine sınavsız kayıt yaptırabilirler.  . Diğer lise mezunları ilgili alanda mesleki teknik liselerde telafi eğitimi alarak sınavsız kayıt yaptırabilir

5-Üreten Okul- Eğiten Fabrika (Eğitim –Üretim aynı yerde) 

Mesleki teknik lise ve enstitü eğitimleri ya üreten okullarda ya da eğiten fabrikalarda eğitim –Üretim birlikte verilebilecek

6-Devlet – Sanayi desteği

Bilim ve Yetenek Okulları ile mesleki teknik lise ve enstitülerin eğitim giderlerinin tamamı devlet ve ilgili sanayi kuruluşları tarafından karşılanmalıdır.

7-Lise ve üniversiteye giriş sınavları kaldırılmalı.

Merkezi sınıf geçme dereceleri ya da Okul bitirme derecelerine göre tercih ettikleri lise ve üniversitelere kayıt yaptırabilmeli. Tercih yoğunluğu oluşan lise ve üniversitelerde kesin kayıt öncesi kontenjanın 2-3 katı ön kayıt yapılarak 1 yıl hazırlık sınıfı açılıp hazırlık başarı derecelerine göre bu okullara kesin kayıt yapılmalı.

8- Üniversite - Sanayi İşbirliği

Üniversite öğrencileri hem çalış hem oku, hayata atılmanın en kısa sloganıyla sanayi tesislerinde üretime katkı sağlayıp gelir elde edebilirler. Ayrıca, üniversite eğitim kadrosu, ar-ge çalışmalarında kamu ve özel sektör kuruluşlarına katkı sağlayarak Türkiye’nin kalkınmasında aktif rol alabilirler.

 

 

Gereğini saygılarımızla arz ederiz.24 5 2024

 

 

 

 GSM:0 532 322 27 40                                                                 Dr. Özer GÜRBÜZ

 Adres: Fatih cad.NO:10 Mersinli /İzmir         Batı Anadolu Sağlık ve Eğitim Kurumları (BASEK)

                                                                                                      Yönetim Kurulu Başkanı